28 Mayıs 2019 Salı

6-7 EYLÜL OLAYLARI:CUMHURİYET TARİHİNİN KARA LEKELERİ


Arkadaşlar!


6 ve 7 Eylül 1955 olaylarına bakmadan önce Kıbrıs tarihini okumak lazım.


1571 Osmanlılar Kıbrıs'ı topraklarına kattı.

1969 yılına gelindiğinde Süveyş kanalından dolayı daha da önemli hale Kıbrıs, İngilizlerin gözdesi oldu.
1978 de Osmanlı-Rus savaşını fırsat bilen İngiltere Osmanlılara yardım etme fikrini Kıbrıs'a konuşlanma şartı ile öne sürdü zor durumda olan Osmanlı devleti bunu kabul etti.
1914 yılına kadar Kıbrıs'ta kalan İngilizler 1. dünya savaşının başlaması ile Kıbrıs'ı işgal ettiğini duyurdu. Tüm bu süreç boyunca Kıbrıs'ta Rum, Türk ve İngiliz vatandaşlar yaşamaktaydı.


1939 yılında 2. dünya savaşı başlayıp 1945 yılında son bulduğunda İngiltere artık eski gücünde değildi. Tüm sömürgeleri İngiltere'ye karşı bağımsızlık arayışına girmişti bunun yanında İngiliz iç siyaseti de sömürgelere yapılan harcamalardan dolayı rahatsızdı. Sırasıyla Ürdün, Pakistan, Hindistan  bağımsızlığını ilan etti.

1949 de Kıbrıs'ta da Rumlar referandumla Yunanistan'a bağlanmak istiyordu. Doğu Akdeniz de gücünü kaybetmek istemeyen İngilizler Rumlara baskı yapıp reddetti.


50'li yıllarda bölgedeki Rumlar İngiliz askerlere ve üslerine baskınlar yapmaya başlamıştı


1955 yılında Türklere ve İngilizlere karşı şiddet çemberi iyice genişlemişti.



Bu şiddete askeri müdahale ile yanıt vermek istemeyen İngiltere ve Türkiye  aynı yıl Londra'da  yapılacak üçlü zirvede(Türkiye-Yunanistan -İngiltere) ellerinin güçlü olmasını istediği için  'Atamızın evi bombalandı' haberi ile İstanbul'da bir gösteri yapma planı içindeydi.(İngilizler Kıbrıs da ki üslerini bırakmak istemiyordu Türkiyeyi öne attı ve her iki ülkeyi de yıprattı.)Bu her iki devlet içinde  avantajlı bir durumdu fakat halkı galeyana getiren hadiseler işlerin kontrol çıkması ile son buldu ve 6,7 eylül 1955 de İstanbul'da özellikle Rum olmak şartı ile gayrimüslimlere karşı bir saldırı dalgası başladı.
-Evler ve iş yerleri yağmalandı.
- Gayrimüslim mezarlıkları tahrip edildi.
-Kiliseler tahrip edildi.
-İnsanlar öldü veya tecavüze uğradı.


Bu Yunanistan'a bir mesajdı 'Bak sen Kıbrıs'ta yaptıklarından dolayı Rum vatandaşlar saldırıya uğruyor ' deniyordu.

'Atamızın evi bombalandı' haberi tam bir düzmeceydi evin bahçesine bir dinamit atılmıştı. Ev hasar dahi görmemişti dinamiti atan daha sonra ülkede vali olacak bir Türk genciydi.
Haberi yayınlayan gazete haddinden hesapsız baskı yapmıştı..

Yunan tarafına göre bu bir İngiliz tertibiydi. Türkiye içinde bir siyasi hamle olmanın dışında bir utanç kaynağı oldu maalesef.



Kısacası 6 ve 7 eylül de gayrimüslim vatandaşlarımıza karşı  yapılan saldırı İstanbul'un ekonomik, kültürel yapısını değiştirdiği gibi kocaman siyasi bir hata ve utanç olarak tarihte yerini aldı.


Dünyanın hiç bir yerinde bir başkasının suçu için başka insanlar yargılanmamalı. Bu ne ahlak anlayışına ne de dini anlayışa uygun.






13 Mayıs 2019 Pazartesi

SİYASETTE EKREM İMAMOĞLU'NUN YERİ




31 mart seçimleri geçti.
Seçim sonuçlarına göre Ekrem İ'nin İstanbul'u kazandığı açıklandı. Mazbatası verildi.(hadi hayırlısı dedik)


Biz buradan Ekrem İ'nin  siyasi kariyerine bir göz atalım. Daha sonra konumuza dönelim.


Kendisinin hayatının anlatıldığı kitaptan alıntılarla şöyle: Ailesi ANAP kökenli olan (Babası Trabzon da ANAP'ın il kurucularından) Ekrem İ. Mustafa Kemal sevgisinden dolayı CHP'li oldu. 2000'lerden itibaren  siyasi tercihi netleşti. Kararlı bir CHP seçmeni olmuştu.

ANAP(Anavatan partisi) Turgut Özal'ın kurduğu muhafazakar sağ parti bunu belirtelim ve devam edelim.

2008 yılında CHP üyesi olan Ekrem İ. 2009'da Beylikdüzü ilçe başkanı,2014'de belediye seçimlerinde Beylikdüzü belediye başkanı oldu. Basamaklar takır takır..







Günümüze gelelim...

31 mart 2019 yılındaki seçimlerde Ekrem İ. İstanbul'un belediye başkanı seçildi derken şaibeler aldı yürüdü.
Sonuç olarak seçim iptal edildi. Mazbatası elinden alındı.23 haziran 2019'da İstanbullu seçmen tekrar sandık başında yerini alacak.


YSK'nın iptal kararı sebebi şu: Sandık kurulu başkan ve üyelerinin kanunun açık hükmüne rağmen kamu görevlisi olmaması ve bu durumun seçim sonucuna etki etmesi nedeni ile iptal edilmiştir.


Bu seçim şaibeli değildir demek tarafgirlik olur.

-Sandık başkanlarının kamu görevlisi olmaması(belgelenmiştir)
-Binali Yıldırım'ın oylarının yazılmaması(belgelenmiştir.)
-Binali Yıldırım'ın oylarının başka adaylara yazılması(belgelenmiştir)
-YSK'nın sayımı sonucunda oy farkının her geçen gün düşmesi
-İlçe belediyesinde AKP'ye verilen oyların ne hikmetse İl belediyesinde verilmemesi


Daha dikkat çeken ise tüm oyların tekrar sayımının gerçekleşmeden yeniden seçim kararı alınması çok çok dikkat çekici.(yani 7 üyenin bu kararı bir mağdur yarattı.)

Bu ülkede halk mağdur olandan yanadır. Ve şu durumda sanki mağdur Ekrem İ.dir.


Yeniden seçim kararı alınınca kendinden emin olan taraf enerjisini toplar sahaya iner ama Ekrem İ. hakkımız yendi şarkısı söyledi ve uzunca süre söyleyecek.

CHP genel başkanı ne dedi YSK üyelerine, çete dedi.







Tamam burada şöyle bir silkelenip olaya duru bakalım.


Ekrem İ.   :

-Anap kökenli bir aileden geliyor.(Özal'ın partisi),

-CHP'li siyasetçi,

-Mustafa Kemal aşığı,

-CHP ve İP'in ortak adayı(İP sözde milliyetçi bir parti),

-HDP'nin açık desteğini alıyor,

-Seçimi kazandığında bilecek ki HDP oyları ile seçilmiştir. Hdp'lileri yok sayarak siyaset yapamaz denen kişi,

-Saadet partisi desteği alıyor(Necmettin Erbakan'ın partisi),

-Dsp'nin yeni gözdesi,

-Pkk'nın işaret ettiği adam,

-Medyanın sevimli ve hoşgörülü kahramanı( Hdp ve Pkk'nın tüm yandaş açıklamalarına karşı ne açıklama yapmış?),

-Sabır abidesi ,

- Sıfır yanlış ve sıfır kötülüğün örnek ismi,

-Özgürlüğün tek adresi,

-Ülkenin hep gülen yüzü,yeni rengi,


-2. Mustafa Kemal,

-Herkesi kucaklayan Noel baba,


daha daha daha daha .........................




Şimdi yukarıda yazılanları toplayalım.


-Özal'ın partisini destekleyen aile çizgisinden Chp'ye giden bir yol.
Gazetelerde, sosyal platformlarda veya sözlüklerde bir bakın.
Kendine Atatürkçü, demokrat ve ulusalcı diyenler Özal hakkında ne yazıyor.
Özal bu güruha hangi gözle bakıyor. Ne diyor? Okuyun.





-Mustafa Kemal aşıkları ile yıllardır düşmanı diye lanse edilen saadetliler hangi ortak paydada buluşuyor. Erbakan'ın yıllarca İrtica saçmalığıyla  mağdur edilmesi cabası. Laiklik elden gidiyor naralarını saymıyorum bile.




-Daha fazla millet ve ülke sevdalısı olduğunu iddia edip Mhp'yi bölen İp nasıl oluyor da Pkk ve Hdp ile aynı aday arkasında  saf tutuyor.




-Seçimi kazandığında bilecek ki HDP oyları ile seçilmiştir. Hdp'lileri yok sayarak siyaset yapamaz diyenlere Ekrem İ.
ne demiş?


şuraya şunu da ekleyelim de:



Arkadaşlar son olarak kendi fikirlerimi ve düşüncemi anlatıp bitirmek istiyorum.
31 mart seçimlerinde her iki ittifakın adayına da oy vermedim.
Özellikle AKP hükumetinin iç ve dış icraatta yaptığı bir yığın hatadan dolayı oy kaybı yaşaması ve gereken dersi alması temennimdi. Hala da öyle.


Ama bu demek değil ki Tayyip Erdoğan düşmanlığı gözümü kör etti. Asla.



Daha dünkü siyasetçiyi, medyası ile Fetö'sü Pkk'sı Hdp'si Chp'si Saadet'i Dsp'si İp'i ile beraber bana kimse 'al bak hazır. Çokta hoşgörülü başkan' diye anlatamaz.

Açın bakın Ekrem İ'nin propagandasını yapanlar Selahattin D.'nin kitabının reklamını yapıyor.

Ysk üyelerine çete. Pyd'ye zararsız sübyanlar diyen  Kemal K. ülkede muhalefet. Ne yazık.






Utanıyorum ülkemde öyle bir muhalefet var ki Tayyip Erdoğan'a muhalefet yapmamı, muhalif olmamı engelliyor.




Ne midir Ekrem İ'nin siyasetteki yeri: Kocaman Bir Yersizlik....



Fazla umutlanmamak lazım, lider olmak öyle basit bir iş değil.


9 Mayıs 2019 Perşembe

PETER BENCE KİMDİR (KISA HAYAT)






1991 doğumlu Macar piyanist Peter Bence.Aynı zamanda besteci ve müzik yapımcısıdır.
7 yaşından beri müzikle özellikle piyano ile iç içedir.
İlk solo albümünü 11 yaşında yayınlayan sanatçı;Mozart, Chopin ve Michael Jackson'ın kendisi için en büyük ilham kaynağı olduğunu söyler.

2017 yılında Portekizli piyanist Domingos-Antonio Gomes rekorunu kırana kadar dünyanın en hızlı piyano çalan kişisi rekorunu elinde bulunduruyordu.


YouTube'dan yaptığı icralarla 100 milyon bandının üzerine çıktı. Michael Jackson'dan Queen'e ,Sia'ya ve daha bir çok ünlü sanatçının eserleri ile beraber film müziklerini de icra eden Bence
,İnstrumental-piano cover diyebileceğimiz akımın en etkili temsilcisidir.



Tüm dünyada olduğu gibi 22 kasım 2018 yılında Türkiye'de de konser verdi.






Her geçen gün genişlettiği repertuvarı ve hayran kitlesi ile daha da tanınırlık kazanan Bence,artık kendi işlerini özün yapıtlarını ortaya koysa bambaşka bir nokta da olur diye düşünüyorum ve başarılarının devamını diliyorum
.


























6 Mayıs 2019 Pazartesi

KADİR MISIROĞLU'NA SAYGIMIZLA.....





Kadir mısıroğlu
(1933-2019)




1964 yılından beri kitaplarıyla, dergileriyle inandığı yolda her şeye rağmen mücadele etmiş, tüm tabularla ve dar kafalılıkla  kavgacı olmuş özellikle Mustafa Kamal karşıtı söylemleri ile çokça hedef tahtasına konmuş bu değerli tarihçimizin 1 saat önce vefat haberini aldık ülke olarak.



Kadir Mısıroğlu için eskiden beri televizyonda veya sosyal medyada sıkça hakaret ve alay içerikli sözler söylenirdi. Muhtemelen ölüm haberine sevinen veya hala küfürler savuran bile var.



Doğru veya yanlış Mustafa Kamal karşıtı olması sebebiyle veya onun hakkında ortaya attığı tezlerle  hakarete maruz kalan Mısıroğlu, bu küfürbazlar sayesinde kendini daha doğru anlatmış oldu bize.



Evet, Mustafa Kamal bu ülke adına iyi ya da kötü, halka rağmen bir şeyler yaptı.
Neden biri çıkıp bu adama karşı bir tez ortaya attığında ona hücum ediliyor, onu hapis cezası veya hakaretler bekliyor.
Oysa ki başka bir tez ile konu tartışmaya açılabilecekken.

Bu nasıl özgür ve demokratik bir ülke? Bu nasıl insan hakkı?



Neden insanlar Kadir Mısıroğlu'nu bir tarihçi olarak ele alıp yazdıklarını bir süzgeçten geçirmiyor ,yazdıklarının doğru veya yanlış olup olmadığını delillendirmiyor da hakaret ediyor.
Bir düşünün.

Özgür dünya, özgür bakış açısı, hür insan...gibi gibi naraları atan güruh, neden bu kadar tahammülsüz?





İşte bu yüzdendir ki birileri Tarihçi Kadir Mısıroğlu hakkında zırvalıyor diye gerçek değişir zannetmeyelim.
Ona en çok küfredenin ne yaptığına neyi savunduğunu bakmak yeterli. Yine bu sebepten Kadir Mısıroğlu, bu ülkenin bir rengi bir değeri olarak anılacak.
Ve onun dediği gibi dünya değişiyor tüm eski o köhne saçmalıklar kendiliğinden dağılıp gidecek.

Kendisi de bir noktada kendi davasını kazandı çünkü insanlara 'acaba' dedirtti.





Tarihçimiz Kadir Mısıroğlu'na Allahtan rahmet diliyoruz. Makamı cennet olsun..


1 Mayıs 2019 Çarşamba

UPGRADE:FİLM ANALİZ





Yazan ve Yöneten:Leigh Whannell.
Tür:Gerilim,Bilim kurgu.
Yıl:2018




Yakın bir gelecekte geçen bu filmde.
Eron adında genç ve zeki adam, akıllı bir yazılım geliştirir.Yaşadığı dönemin teknolojisine uygun olarak bu yazılımla iletişime geçebileceği bir durumdadır yani bu yazılım konuşur durumdadır.


(eron)



Eron bu yazılımın adını Stem koyar.
Stem bir beyin görevi görecek şekilde tasarlanmıştır.
 Zamanla stem ve eron arasında fikir alış verişi başlar.
Şöyle bir fikirde birleşirler: stem'in  insan vücudunda olması işlevselliğinin boyutunu gösterecektir.
Stem bir plan yapar eron'un arkadaşı olan grey'i felç  bırakıp ona daha iyi bir beyin önermek için gönderecektir.Grey felçli olmaktan da kurtulmuş olacaktı.Hem de Eron yaptığı ürünün kalitesini test etmiş olacaktı.
Stem bu fikirleri öne sürerek Eron'a kabul ettirir.



(grey)

Grey teknolojiden uzak hatta nostaljik arabalara olan düşkünlüğüyle bilinen bir adam aynı zamanda Eron'ın arkadaşı.
Tüm bu bileşenler onu bir av konumuna getirmiş oluyor.



Grey karısı ile beraber son teknoloji arabası ile yolculuk yaparken arabası hacklenir ve kaza yapar.Kaza yapan arabanın yanına gelen bir grup adam Grey'in karısını öldürür ve Grey'i sakat bırakır.Grey artık vücudunu kullanamamaktadır.



İşte film buradan itibaren başlıyor.



Stem Grey'in karısını öldürtme planını ortaya atıp Grey'in karısını öldürünce,Eron için Stem'in fikirleri daha önemli bir hal almış oldu.
Eron Katil olmuştu.Bu işten kurtulması gerekiyordu. Stem'in fikirlerine ihtiyacı vardı artık.

Grey'in sakat bırakılması ise ilerde Grey'i, Stem'in yardımına ve fikirlerine muhtaç bırakacaktı.


Tüm bu olaylardan sonra Stem ve Eron fikir alış verişi yaptılar ve Eron hastanedeki  Grey'e iyi bir telifle gitti.
Teklif şudur:Eron Stem adında bir yazılım geliştirmiştir ve yazılımı küçük bir çip haline getirmiştir.Bu çip Grey'in beyin bölgesine takılırsa beyin işlevi görecektir.Hatta felçli bölgelerin iyileşmesini sağlayacaktır.Yani Grey artık vücudunu kullanabilecektir.
Zaten yıkılmış durumda olan ve teknolojiden uzak olan  Grey bu fikri kabul eder.
Stem'in tüm bu planı yapmasında asıl amaç gerçekleşmiş olur.


Bir parantez açalım burada. biliyoruz beyin vücudumuzun komut merkezidir.vücudumuzda bir bölge hareket edecekse beynimize bir sinyal gider beyin onayladığı taktirde vücudumuzun o bölgesi hareket eder.ki bu 1 saniyenin dahi altında bir sürede gerçekleşir.


Sonuç:

1.Stem Grey'in beyni olmuştur artık. 

2.Stem Eron ile fikir alışverişine devam etmektedir ama hala iplerin büyük çoğunluğu Eron'un elindedir.

(stem)



Stem Grey ile konuşmaya başlar ilk önce buna inanamayan Grey, Stemin intikam duygularını ateşleyici
konuşmalarıyla Grey'i kendine yakınlaştırır.
Zamanla Grey Stem'in yönlendirmesi ve yardımcı olması ile karısını öldüren adamlardan intikam almak için işe koyulur.


Eron bu durum karşısında Grey'i uyarır.Bir katile dönüştüğünü söyler ama Grey uyarılara kulak asmaz ve Eron Grey'i durdurmak için stem'i kapatmak ister.
Durumun farkında olan Stem hemen Grey için bir hacker bulur ve Eron'un  kendini kapatmak istediğini söyler.
Böylece hem intikam almak hem de tekrar sakat kalmak istemeyen Grey hacker'a gider ve Stem'i hacklemesini ister.Böylece Eron ile Stem arasında bağ ve kontrol işi biter.


Sonuç:
1.Stem  Grey'in sahibi olmuş durumdadır.Stem istemediği sürece Grey hareket edemez.
2.Eron artık Stem üzerindeki tüm kontrolü kaybetmiştir.





Ama işler yavaş yavaş değişmeye başlar. Stem artık Grey'e istediğini yaptırmaya başlar. Grey bunu kabul etmediği zaman hareket edemez hale gelir.
Grey'in tüm hareket kabiliyeti Stem'in elindedir.




Stem en baştan planını yapmıştır. Eron dan bağımsız olmak istediği için Eron'u ikna edip kendini başka bir vücuda entegre ettirmiştir.Daha sonra Eron  tüm iletişimleri kopmuştur.
Grey'i seçmiştir çünkü Grey teknolojiden uzak biridir.Kendini hacklettiğinde Grey olayın ciddiyetini anlamayacak biridir.

Stem en başından beri kendi için bir beden istediği için ve tek olmak istediği için.

Grey'i kullanarak yeni bir Stem yapabilecek olan Eron'u öldürür. Grey'i ise bir hayal dünyasına hapseder.

Birini hapishaneye diğerini mezara gönderir yani.Ve artık Stem bir bedenin sahibidir,bir kişiliktir.




Yapay zeka ne yapabilir? ne kadar tehlikelidir? sorusuna verilebilecek düşük bütçeli bir cevaptır Upgrade.




Şu belirterek bitirelim:Konu çok iyi,daha derin işlenebilirdi.